-
1 قذف
Iقَذَفَ1. fırlatmakAnlamı: hızla atmak2. atmak3. dökmekAnlamı: akıtmak, düşürmek4. atışAnlamı: atmak işi veya biçimiIIقَذْف1. hicivAnlamı: yergi, bir kimseyi yermek için taşlama, hicviye, satir2. zemAnlamı: bir kimseyi kötüleme, yerme, yergi -
2 خذف
خَذَفَ1. fırlatmakAnlamı: hızla atmak2. atmak3. dökmekAnlamı: akıtmak, düşürmek4. atışAnlamı: atmak işi veya biçimi -
3 رمى
رَمَى1. fırlatmakAnlamı: hızla atmak2. atışAnlamı: atmak işi veya biçimi3. atmak4. dökmekAnlamı: akıtmak, düşürmek -
4 زج
زَجَّ1. fırlatmakAnlamı: hızla atmak2. dökmekAnlamı: akıtmak, düşürmek3. atışAnlamı: atmak işi veya biçimi4. atmak -
5 طرح
Iطَرَحَ1. fırlatmakAnlamı: hızla atmak2. atmak3. atışAnlamı: atmak işi veya biçimi4. dökmekAnlamı: akıtmak, düşürmekIIطَرْحtarhAnlamı: çıkarma -
6 أرمى
См. также в других словарях:
atmak — i, e, ar 1) Bir cismi bir yöne doğru fırlatmak Taşı suya atmak. 2) Bir şeyi yere doğru bırakmak 3) Bir kimsenin ilişiğini kesmek Adamcağızı berbat bir yere attılar. 4) e, nsz Koymak Mutlaka yemeklerimize biber atmayı âdet edinmişiz. B. Felek 5)… … Çağatay Osmanlı Sözlük